Bilim

Bilim (42)

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 4163 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

Dikkat eksikliği ile ilgili önemli buluş

Dikkat eksikliği ile ilgili önemli buluş Türk doktorlar, "hiperaktivite bozukluğu"nda bir ilki başardılar; sadece dikkat eksikliği olan çocukların diğer dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlardan son derece farklı olduğunu ortaya koydular .
Ege Üniversitesi'nce (EÜ) yapılan ve 4. Dünya Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Kongresi'nde "en iyi araştırma" ödülü alan çalışma, sadece dikkat eksikliği olan çocukların diğer dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlardan son derece farklı olduğunu ortaya koydu.

EÜ Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Sabri Ercan, "Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Alt Tiplerinin Genetik, Nöropsikolojik ve Çoklu Beyin Görüntüleme Yöntemleriyle Değerlendirilmesi" konulu araştırma kapsamında, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan 200 çocuk ile 100 sağlıklı çocuğun genetik, nöropsikolojik test performansları ve beyin görüntüleme bakımından karşılaştırıldığını söyledi.

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 3426 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

İçinde bulunduğunuz durumu, uzak bir mesafeden izlediğinizi düşünün. Bu açıdan bakarak, o an yaşadıklarınızı ve hislerinizi farklı bir şekilde değerlendirmeye çalışın.

ABD’nin Ohio State ve Michigan Üniversiteleri araştırmacıları tarafından gerçekleştirilen deneyin sonucunda ortaya atılan “bireysel mesafelendirme” yöntemi, öfkeli insanların kendilerini öfkelendiren faktörlerin etkisini minimize etmelerini sağlıyor. Bireysel mesafelendirme, çok kısa zamanda öğrenilebildiği gibi, insanların öfke anında başvurarak kendilerini saldırganlıktan alıkoymalarını da sağlıyor.

Journal of Experimental Social Psychology dergisinde yayımlanan araştırma kapsamında iki deney gerçekleştirildi. Deneklere, “müziğin yaratıcılık üzerindeki etkilerini konu alan bir araştırmada yer aldıkları” söylendi. Deneklere, yüksek sesle Igor Stravinsky’nin “Rite of Spring”i dinletilirken, önlerine konan anagramları (çevrik sözcükler) çözmeleri ve yaptıkları çözümleri interkomdan belirtmeleri istendi.

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 2634 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

CPU’dan çıkan seslerle dünyanın en zor şifrelemesini kırmak

Güvenlik araştırmacıları başarılı bir şekilde en iyi korunan şifreleme algoritmalarından birini, 4096-bit RSA'i kırdılar ve bunu, şifrelenmiş bazı verilerin şifresini çözen bilgisayarı mikrofonla dinleyerek yaptılar. Saldırıyı oldukça basit ve ilkel bir yazılımla bile gerçekleştirilebiliyor. Ortalama bir bilgisayar kullanıcısı için geri tepmeler minimal düzeydedir; ama eğer bir gizli ajansanız, üstün bir kullanıcı iseniz ya da diğer bir çeşit şifreleme kullanan belalıysanız, verilerinizi dekripte ederken metal yaparmışçasına seslere ulaşmayı dileyebilirsiniz.

Daniel Genkin, Adi Shamir (RSA’nın yardımcı mucidi) ve Eran Tromer tarafından gerçekleştirilen bu akustik kripto analist yan kanal saldırısı olarak bilinen bir şeyi kullanıyor. Yan kanal bir saldırı vektörü, direkt ve uygun olmadığı için yeterli şekilde korunmuyor. Örneğin, parolanız benim sizin

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 1103 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

 Bir Avrupa araştırma projesi sonucunda sudan ateş üretmeye imkan sağlayan taşınabilir bir alet geliştirildi. Bu araç sayesinde sanayide kaynak yapma gibi işlemlerde şişeler dolusu yanıcı gaza ihtiyaç kalmayacak. Mevcut metotlarda, oksijenin asetinle birleşmesinden ortaya çıkan elektrolizörlerin kullanım alanı yüksek zar ve katalizatör maliyetlerinden dolayı sınırlı. Çünkü platinyum veya bunun gibi değerli metaller kullanılıyor. Araştırmacıların hedefi ise bu teknolojinin daha ekonomik hale gelmesi.

Andrew Ellis, Araştırma uzmanı / ITM Power:
“Elektrolizör sisteminde su, hidrojen ve oksijen gazlarına ayrışıyor ve sonrasında alev ortaya çıkıyor. Bu alev sanayide kaynak yapma ve diğer işlemlerde kullanılıyor. Yani en basit anlamda alev elde etmek için su kullanıyoruz.

Buradaki kimyacılar zarlar konusunda çalışıyor. Bu zarlar elektrolizörün performansını artırmakta.

Ayrıca katalizatörler üzerine yapılan birçok araştırma var.

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 1442 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

Dokunmatik ekranlar casusa dönüşebilir

Bir güvenlik araştırmacısı dokunmatik ekranla ilgili örnek trojan geliştirdi

Bir güvenlik araştırmacısı, kötü niyetli kişilerin dokunmatik ekranlı mobil cihazlarda neler yapabileceğini göstermek için örnek bir trojan geliştirdi. Söz konusu kötü amaçlı yazılımla, dokunmatik ekranlı cihazlarda, kullanıcının dokunduğu her noktayı, yazdıklarını, telefon görüşmelerini, mesajlarını, GPS verilerini kayıt altına almayı başaran araştırmacı böylece cebimizdeki akıllı telefonların dikkatli korunmadığında hayatımızı gözetleyen bir casusa dönüşebileceğini kanıtlamış oldu.

Trustwave'de çalışan Neal Hindocha, benzer kötü amaçlı yazılımların kolayca Android ve Jailbreak'lı iOS sistemlerine yüklenebileceğini hatırlatırken kullanıcıların bu şekilde banka hesaplarından, e-posta veya sosyal medya hesaplarına kadar pek çok şifre ve kullanıcı isimlerini hackerlara kaptırabilecekleri konusunda da uyarı yaptı.

Yazan Written on: Cuma, 12 Mayıs 2017 Okunma 2389 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

Tehlikeli olmadığı belirtilen virüs, tek hücreli organizmaları tehdit ediyor.

Bilim adamları, 30 bin yıl boyunca buzul tabakasının altında uykuda olan bir virüsü yeniden hayata döndürmeyi başardı.

Sibirya'da 30 metrelik bir buz katmanın altında donmuş olarak bulunan virüsün, hayata döndükten sonra yeniden bulaşıcı hale geldiği açıklandı.

Fransa'daki Aix-Marseille Üniversitesi'ndeki Bilimsel Araştırma Merkezi'nden Prof. Jean-Michel Claverie, "Bu kadar uzun bir süreden sonra hala bulaşıcı olan bir virüsü ilk kez görüyoruz" dedi.

Claverie, virüsün insanlar ya da hayvanlar için herhangi bir tehlike oluşturmadığını, sadece tek hücreli organizmaları etkilediğini söyledi.

Virüsün, varlıkları kısa bir süre önce keşfedilen dev virüsler sınıfına ait "Pithovirus sibericum" olduğu belirlendi.

NE İZLESEM

 
 

NE OKUSAM