Mersiye-i Gürbe
I. Bâyezid devrinin ünlü bilgin ve kadılarından Mustafa bin Evhâdüddîn Yarhisarî’nin (ö.1505-6) oğludur. 895/1490 yılında dünyaya geldiği tahmin ediliyor. Asıl adı Mehmed olup İstanbul kadılığına kadar yükselmiş önemli bir kişinin oğlu olduğu için babasına nisbeten Yarhisarîoğlu, köse olduğu için de Köse Me’âlî lakabıyla tanındı. Me’âlî, anne tarafından da ünlü Fenârî ailesine mensuptu. Arapça ve Farsça öğrenimini de kapsayan iyi bir tahsil gördü.
Me’âlî, uzun burunlu, garip görünüşlü ve köse biri olduğu için kaynaklar fiziki görüntüsü hakkında da ayrıntılı bilgiler vermektedirler. O, güleç yüzlü, şirin sözlü, zayıf vücutlu, alıngan, şakacı biridir. İlmi kapasitesi ve İstanbul kadılığı gibi devletin üst seviyede görevlerinden birine yükselmiş bir zatın oğlu oluşu, ailesinin konumuna uygun bir öğrenim görmesi,
Allah'a (cc) hamd, Resulüne (sav) al Ashabına ve Ehlibeytine salat ve selam olsun. Bu yazımızda vahdet konusunu büyüklerimizden alıntılarla mercek altına almaya çalışacağız. Vahdet kısaca tanım olarak birlik, teklik anlamına gelmektedir. Vahdet teriminin anlaşılması için birkaç misal vermeye çalışalım. İnsanın vücudunun oluşması tek bir hücrenin bölünmesi ve bu hücrelerin birleşimi sonucu organların oluşumuyla birlikte bir vücut meydana gelir. Oluşan bu bedende bir çeşit vahdeti oluşturur. Diğer bir örneğimiz ise şöyle verebiliriz; Birçok noktanın birleşmesi ile harfler, harflerin birleşmesi ile cümleler, cümlelerin birleşmesi ilede paragraflar oluşur. Çokluktan oluşan şeyler kitabı bir bütünü vahdeti tekliği oluşturur.Yani kesretin (çokluk) birleşiminden teklik, vahdet(birlik)oluşur.
04.11.2016 - 03:11
Kıymetli dostlar! İslam dini bizlere günlük hayatımızda karşılaştığımız müşküllerimizi çözecek, aynı zamanda gündelik hayatın telaşesi içerisinde ıskalamamamız gereken güzellikleri fark edebilecek bir nur ve bir eğitim şekli sunmaktadır.
Muharrem ayı tamam oldu, Safer ayı geldi. Tabii ki bu konuştuğumuz ayların sıralaması Hicri takvime göredir. Hicri takvim nedir? Hazret- i Ömer (RA) zamanında; hicretin gerçekleştiği senenin başlangıç senesi kabul edilmesiyle birlikte, takvim hesaplamasının kamere yani aya göre yapılması meselesidir.
Safer ayı ve Müslüman saati "Safer Ayında Uğursuzluk Yoktur"
Aylara, günlere bakışı insanın şahsiyetini belirler. Bu sebeple Müslüman, zamana bîgâne değildir. Muharrem'den, Safer'den, Rebîü'l-evvel'den bana ne, bu aylara niçin hürmet edecekmişim ki diyemez, zira Allahu Zü'l-Celâl ve Tekaddes Hazretleri, dîn-i mübîne tetâbuk eden ve Allah Teâlâ'yı hatırlatan her şeye Allah (c.c.) için hürmet etmeyi övmüş ve tavsiye etmiştir. Pek tabiîdir ki, Cenâb-ı Hakk'ın tavsiyesi kullar için emirdir, hatta emirden de ötedir.
Saferü'l-hayr buyuruyor Fahr-i Kâinât Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem. Müşrikler Safer ayını uğursuz sayarlarmış. Rasûl-i Kibriyâ Efendimiz şöyle buyuruyor: “Eşyada uğursuzluk yoktur, Safer ayında uğursuzluk yoktur, baykuşun ötmesinde bir uğursuzluk yoktur. Devamını Oku