Bir mümin diğer müminin zaaflarını kusurlarını araştırıp iki kez sokmaz. Baktı rahatsız oluyor. Aynı şekilde ikince kere rahatsız etmez. Kusurlarını araştırmaz.
İslam Ahlakı Allah’ı görür gibi ibadet etmektir. Bu o kadar mühim bir iştir ki bunu yapabilmek için bunun dışında birçok işi bırakabilmek demektir. Seni maksada götürmeyecek her işi bırakman demektir. Tasavvufun bir tanımı da Malayani(gereksiz) işleri terk etmen demektir.
Mesela binaya biri taşındı: Başladın soruşturmaya kim bunlar, ne yapıyorlar, neleri var, onları biriyle gördüm…
Dedikodu yapıyoruz üstüne birde yalan söylüyoruz. Hem dedikodu yapıyoruz. Hem de olanı söylüyoruz diye üste çıkmaya çalışıyoruz. Zaten olanı söylemek dedikodu olmadığı söylersen zaten iftira olur. Adam hırsızlık yapma gibi bir fiil yapılıyorsa o zaman başka fakat. Bunun haricinde konuştuğumuz her bir kötü kelime konuşabileceğimiz iyi bir kelimeden feragat ediyoruz. Kimse dedikoduyu yalancılıkla ikinci bir günaha daha taşımasın. Dedikodu, iftira, kötü sözü taşıma fiili ayrı ayrı şeylerdir. Her biri ayrı ayrı günahtır. Yanında nasıl sigara içildiğinde nasıl pasif içici oluyorsak, Dedikodunun olduğu ortamda bulunduğumuzda da aynı şekilde günaha ortak oluyoruz.
13 - Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli ve en üstününüz O'ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdar olandır.
Birbirinizle tanışıp kaynaşabilmeniz için sizleri milletlere ayırdık. Yoksa birbirinize karşı gururlanın, biz diğer ırklardan üstünüz diye değil. Birbirinizi daha çok sevin diye, milletlere ayırdık. Allah katında bir değer mi istiyorsunuz. En değerliniz, en muttaki takva sahibi olanınızdır. Kavim kabile, milletin değeri yoktur. Takva sahibi olan bir adamın değeri vardır.